26 Eylül 2018 Çarşamba

Adına Yakışır Her Şey

Bir şeyin ilk defa olmamasının ilk sonucu; 
hiçbir şeyin o andan sonra aynı kalmayacak olmasıdır.

Günaydın Sayın dinleyen, İnsandan Öte burası!

Kent kadının gittiği gün gibi, gri gökyüzü altında besliyordu adamı. Yağmur ve kadını çok sevmişti. Belki de ikisi de uzak olduğundan, fakat bu durum bir cümle önceki gerçeği değiştirmeyecekti... 

Dünyanın başka yerinde, başka bir tarihte, başka bir iklimde, sıcak bir anda, içinde bulunduğu koşulların ötesinde, oturduğu masa da henüz sıcaktan soğumaya yüz tutamamış yarım bardak çayından bir yudum daha aldı. -tıpkı onun gibi- yağmuru ve kadını çok sevmişti. Çok kişilik masasına çoğul yalnızlıklar sıkıştırmış, sallanmasın diye, pes sesli bir kadının söylediği; içinde gökyüzü, yalnızlık ve umut geçen şarkıyı dinlemekteydi. 

Ağzının içindeki yükselen garip acı duygusu, bir asit duygusuyla gölgelenmeseydi daha iyi olabilirdi, ve bütünüyle iyi niyetliydi. 

En az yanlış kaderi kadar, en az yalnızlığı kadar.

Ve yağmur kendini hissettirmiş, şimdi ki zaman aralığında...

K(a)dına
Adı özgürlüktü, yalnız bıraktı sahip olmak için
adına yakışır her şeye

Kafkaesque

Dün gece masumiyeti gerçeklikten silinmiş. Flu, ağır aksak rutin fizik kurallarını reddediyordu bünyem. “ İyi değilim ” diyordum sürekli, ...