İhtimalden öteye gitmeyen bir şiir bırakıyorum parmak
uçlarına
Zamanı, sesin kulaklarımı doldurmuş, resmeden kadın
Buğulu mutfak camının ardında, ince belli bardakta çay
içerken
Halbuki şehir, tüm çocuklar çıkmış oynarken, yalnız
Susman, susmak ne zormuş, anlatamadan karşılıksız ki;
Gecenin en yoğun vakti bitti, bulutlara güneşin doğuşu
Hadi hazırlan, şiirlerimde yoksunluğunun olmadığı sabah
Tut ki bir daha günaydın yazamayacağım, yeni güne, artık
Susabiliriz, sergilenmiş bir resim gibi anlaşılmak için, bir
yerde