10 Şubat 2018 Cumartesi

Vücudunu keşfe çıkmayı isteyenlerle aynı kapsüldeyiz biz!
İyi akşamlar sayın dinleyenler! İnsandan Öte burası

Ve hızla kapıyı çarptım. Yağmur vardı. Sonra yoktu. Sonra Yağmur vardır. Uzunca bir süre yağdıktan sonra inceden azalıyor sonra yeniden yağıyordu. Kaldırdım başımı saçımı tarayan rüzgar, yanaklarımdan süzülen yağmur damlaları... Yağmur vardı. Rüzgar da vardı.

İyi olan tek şey hüznümü anlatan Evgeny Grinko bestesiydi. Bir de balığın yanına bol roka, közlenmiş mantar ve ufak rakı... Üşüyordum, daha doğrusu titriyordum. Yağmurun getirdiği onca güzel şey varken artık üşüyordum. İyi bir gün batımından beklenecek her şey vardı. Masadaki bardak garson tarafında çevrilmiş dolmaktayken, tüm o sıcak renkler, samimi konuşmalar, ayak seslerinin yükselişi, koşuşturmacalar, kutlamalar, hoşgeldinler, güle güleler, hafif bir esinti ve Müzeyyen Senar. Hiç güldürmedi, çünkü hiç biri benzemedi... 

Sana! 

Eski bir hikayeydi tam olarak, anlatmak istediğimde aslında, ayağımın altına yağmurdan ıslanan pabucumdan dökülen sular birikti. Sustum. Yarıdan biraz daha fazla bardağa rakı koyması gerekirdi.

Gerçekten öyleydi. İnanın.  

Üzerine konuşulamayan üzerine, içmek lazım…

Kafkaesque

Dün gece masumiyeti gerçeklikten silinmiş. Flu, ağır aksak rutin fizik kurallarını reddediyordu bünyem. “ İyi değilim ” diyordum sürekli, ...