6 Eylül 2018 Perşembe

DELİNİN GÜNCESİ

" https://www.youtube.com/watch?v=_OUnhXD_4Wk "

Her hangi bir masalda, yağmur yağan sabahlarımız...

İyi akşamlar sayın dinleyen, İnsandan Öte burası!

Sana dokunduğum andan beri içimde sönmeyen bir yangın var. Sen bu yangını büyüttün ve gittin, artık sonsuz bir ayrılık... 

Nereye gittiğimi bilmeden yürüyorum. Artık yorulmuştum. En çok da düşünmekten.

Kaderi sev,

Sessizliğinde yüzlerce yazılmış satır mı? Yoksa basit bir cümlemiydi son noktayı koyan?

Her şey senin kendini adamışlığınla, korkaklığınla ilgili...

Her yaptığın şey.

Gerçekle yüzleşmeye cesaretin olup olmadığıyla ilişkili.

Geçerken hayatıma uğramış yolcu, bak şu ağaçlara, ardından yere düşmüş yapraklara ve artık okuma yazılanları burada. Beni göremezsin, kaderimi belirledin. Gerçekle ilişkisi olmayan, hayatın akışına zerre dokunmayan takvimden bir gün seçip, öylece gittin. Öyle bir tarih ki, her başlangıcı gömüp, o sahte sayfaları çevirip, gittin.

Yine kelimelerim Everest oldu, kıvamında kararak koydum karşıma, izliyorum bütün tırmanışları. Evet, delirdim, isteklerim beklentilerim artık daha da fazla, kızgınlığım anlaşılmamaktan. Bütün etkini bir kenara bırakıp bir sorsan; "Nasıl delirdin?" Bunca sen ağrısını akılla çözemeyeceğimi anlayınca delirdim. Tek tip kalabalığa yabancı biriyim. Sende ki beni, bendeki seni dökmeden, öfkemdeki acıyı, korkumdaki anıyı, deliliğimdeki aklı anlamazsan yanından geçemem...

Muhabbet mi? Hep acemice, bilerek, isteyerek... 

k(a)dına
yola çıktı

Kafkaesque

Dün gece masumiyeti gerçeklikten silinmiş. Flu, ağır aksak rutin fizik kurallarını reddediyordu bünyem. “ İyi değilim ” diyordum sürekli, ...