27 Ekim 2013 Pazar

Bir gün bir yerde şu sözü okumuştum. 'Birinin yanında olmak ve onun seni bırakmayacağına güvenmek cesaret gerektirir.' Korkma benden, gidiyorum. Yakın değilsin biliyorum, göremezsin. Masum değiliz hiç. Oyun bitti. Aslında oyun çoktan bitmişti. Yeniden oynamak için yalvarıp duruyordum sadece. Oysa kurallarını bile doğru dürüst öğrenememiştim. Kısacası kendimi kandırmanın anlamı yok. Karanlıkta düşler kurmanın anlamı da yok. Sonuç olarak; sen bana erken geldin, ben sana geç. Yinede ara sıra gözlerim öyle boşluğa dalmıyor değil. Düşünmekte suç değil ya, ki bu ülkede düşünmekte suç öyle değil mi? Ne mi düşünüyorum? Anlatamam. Belli mi olur cezası belki büyük olur. Cezalara alıştım ama bunun cezasına dayanamam. Ağlamayı bile beceremiyorum artık. Derdimi hiç anlatamam. Zaten ne yazacağımı bile bilmiyorum. Ben neyi biliyorum...

Kafkaesque

Dün gece masumiyeti gerçeklikten silinmiş. Flu, ağır aksak rutin fizik kurallarını reddediyordu bünyem. “ İyi değilim ” diyordum sürekli, ...