11 Aralık 2017 Pazartesi

Kendine İyi Bak

"Gidecek misin" dedi adam.

"Bilmiyorum, kalmak beni üzüyor" dedi kadın.

Duymak istemediği cümleleri duyunca ne yapardı insan. Yapabileceği hiçbir şey kalmadığında ne yapabilirdi. 

Adam yutkundu, kadına baktı, sessiz. İçinde geçmişi bir süre yaşadı. Bir süre tartı. Gülümsedi. Diyebileceği onca şey varken.

"Gitmek kolaydır" dedi.

Gülümsedi, kadın. "Korkma acıtmaz çok" dedi.

Oysa bilmiyordu adamın canının ne kadar acıyacağını, anlamak için hiçbir çaba sarf etmiyordu, adamın karşısında put gibi durmuş yanına gelmeden önce kurduğu cümleleri sırasıyla bir bir söylüyordu.

Hayatımda gördüğüm en korkak adamdı. En üzgün adam ya da kadının gidecek olmasına tek kelime edemeyecek kadar saygılı. Susmaya devam ediyordu adam. Mutsuzluğunu kabul edip, kadının mutluluğuna engel olmak istemiyordu.

"Kalkalım" dedi kadın, son cümlelerini söyledikten sonra. Adam gözleri hafif nemli, dudaklarında söyleyemeyeceklerinin verdiği titreme. Usulca masanın üzerindeki eşyalarını topladı. Kadının toplayacak bir eşyası yoktu masada. Her zamankinden daha az dağılmıştı. Gitmeye hazır gelmişti kadın adamın yanına. Çok bağlanmadan kalkacağı en başından beri belliydi. Adamdan önce yerinden kalktı, hesabı masaya gelmeden önce ödemek için. Beraber çıktılar dışarı, kapının önünde iki ayrı yöne uzanacak bedenlerini son kez bir araya getirerek. "Kendine iyi bak" cümlesi eşliğinde.  

Kafkaesque

Dün gece masumiyeti gerçeklikten silinmiş. Flu, ağır aksak rutin fizik kurallarını reddediyordu bünyem. “ İyi değilim ” diyordum sürekli, ...