Her şeyde biraz insan,
Milyonlarca kez ölmüşüm
ben, inanıp bekleyerek…
Odanın içindeki çatlaklara
bakarak, telefon bekleyerek, bir mesaj, bir çağrı, bir ses, bir nefes.
Değişmiyor, önüne
geçemediğim bir bekleyiş. Almış başını gidiyor zaman.
İntihar edeyim dedim,
süslü bir intihar olsun istedim. Yapmadım. Öyle güçsüzdüm ki süslenmeye bile
cesaret edemedim.
Değişmiyor…
Bazen elimi kaldırıp
durdurmak istiyorum ya da bükmeyi…
Nefes alabileceğim,
içimdeki küskünlüğü, arayışı, ağırlığı kaldıracak bir şey söyle bana.
Sen iyisin. Kurtuldun
hepsinden. Mutlusun. Resimlerin, mutluluğun duruşunu yansıtan resimlerin var.
Yaşamın keyfini
denemeye devam edeceksin.
Bu yüzden sürekli
değişen ufukta, her gün yepyeni bir güneşin altında güçleneceksin.
Ben ise inanıp
bekleyerek, her gün batımında…
Neyse.
İyi geceler, sayın di(n)leyen...