1 Kasım 2014 Cumartesi

        Bana benden bahsetme, kafamın içine bir sen daha sokma bence. Başımı ağrıtıyorsun bu sıralar yeterince zaten. Sus, değiştiremezsin olanları. Daha yeni bitti. Henüz pis kanlı günlerim geçmesede senide arkamda bıraktığımı bilerek geçiriyorum zamanı. Bilmem ki insanlar tuhaf mı? Cevapları bilmek istemediğim sorularla yaşamak kadar zor mu senin olmak? Ya da düşüncelerime leke sürüldüğünü düşünsem de farkında değilmişim gibi yaşamak kadar zor mu? Zor mu karamsar olmak? Bilmem ki, doğruluğuna inandıklarımın ardından dedikodusunu yapmak kadar kolay mı şimdiki sözcüklerin? Zırvalamak, saçmalamak arasında sıkışıp kaldığımın nefesini veriyorum şimdi... Zor be... Çok zor... Anlamanı neden bekleyeyim ki. Kafamın içine sıçmaktan başka yaptığın bir eylem yok. Gözlerimi her kapattığımda buram buram küfürlerin kokuyor burnuma, yüzüme karşı söylemeye cesaret edemediğin...

Kafkaesque

Dün gece masumiyeti gerçeklikten silinmiş. Flu, ağır aksak rutin fizik kurallarını reddediyordu bünyem. “ İyi değilim ” diyordum sürekli, ...